Güvenli Sürüş ve Defansif Sürüş Teknikleri
Trafikte her daim gönül rahatlığıyla kullanılabilecek, olası tehlikeli durumlarda tüm herkesi hayata bağlayan ve kelimenin gerçek anlamı ile hayat kurtaran güvenli sürüş teknikleri ve defansif sürüş teknikleri bu yazıda! İşte detaylar...
📌 Güvenli ve Defansif Sürüş Nedir: Aracın kapasitesi zorlanmadan, trafik kurallarına uyularak ve araç içi güvenlik teknolojilerinden de aktif olarak faydalanılarak aracın tam bir hakimiyet ile kullanılmasıdır. Adından da anlaşılacağı üzere sürücü kaynaklı olarak değil, dışarıdan herhangi bir sebeple gelebilecek ataklara karşı gerekli tedbirlerin alınmasıdır. Ayrıca sürüş esnasında sürücünün maruz kalabileceği olası riskleri tespit ederek hava, yol ve trafik şartlarına uygun şekilde savunmaların yapılmasıdır. Güvenli ve defansif sürüş hem teori hem de pratik içerir.
• Sürücünün kendisinin, aracının ve yolun limitlerini doğru tanımlamasını sağlar.
• Üstün teknikler ile doğru karar verme ve kararı uygulama becerisini geliştirir.
• Trafikte karşılaşılabilecek olası riskler ve kaza ihtimalleri uygulamayla öğrenilir.
• Sürücülük, araç bakımı vb. ile ilgili düşünce alışkanlıkları ve becerileri geliştirir.
• İş güvenliği kapsamında değerlendirildiği için kariyerde ciddi avantaj sağlar.
Güvenli Sürüş ve Defansif Sürüş Teknikleri Nelerdir?
1- Sağlam ve Güvenilir Araç Kullanılmalıdır
Güvenli otomobil kullanımının birincil şartı sağlam ve güvenilir araçlar kullanmaktır. Zaten güvenlik ve konforu bir arada sunan otomobiller sürücüler için daha cazip olmuştur. Özellikle teknolojinin sunduğu yenilikleri araçlara iyi bir şekilde adapte eden üreticiler takip mesafesi kontrol sistemi ve şerit takip sistemi gibi güvenli sürüş uygulamaları sunarak sürücülerin öncelikli tercihi haline gelmiştir. Ayrıca trafik sigortası ve kasko da olası trafik kazalarında oluşabilecek zararları güvence altına alarak sürücüleri maddi yükümlülükten kurtarmaktadır.
(Ayrıca Bakınız: Araba Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler)
2- Bakım ve Kontroller Aksatılmamalıdır
Yolda kalma ve kaza yapma riskini en aza indirgediği için aracın bakım ve kontrollerinin “asla” aksatılmaması gerekmektedir. Düzenli olarak yapılması gereken periyodik bakımların yanı sıra özellikle uzun yola çıkmadan önce, kış mevsiminden önce ve rutin olarak yapılan kontroller de önemlidir. Bakım ve kontroller güvenli, düzgün ve sıhhatli bir sürüş sağlamanın yanı sıra; yakıt tüketimini azaltmakta, parçaların aşınmasını azaltarak aracın uzun ömürlü kullanılmasını sağlamakta, en önemlisi aracın kanunlara ve düzenlemelere uygun olmasını sağlamaktadır.
(Ayrıca Bakınız: Araç Yakıt Tüketimi Nasıl Azaltılır?)
Yola çıkmadan önce yapılması gereken genel araç bakım ve araç kontrolleri şunlardır:
✅ Araçtaki sıvıların durumu (motor yağı, silecek ve motor suyu vb.) kontrol edilmelidir.
✅ Lastikler, fren sistemi, elektrik tertibatı ve sürüş destek sistemleri kontrol edilmelidir.
✅ Cam, ayna ve farlar görüşü engellemeyen ve fark edilebilen şekilde temiz olmalıdır.
✅ Yedek ekipmanlar (1), göstergeler, kabin, kasa ve römork durumu kontrol edilmelidir.
✅ Belli aralıklarla detaylı kontrol, test ve gerekli değişiklikler aksatılmadan yapılmalıdır.
(Ayrıca Bakınız: Araç Bakımı Nasıl Yapılır? [Rehber])
3- Sürülen Araç İyice Tanınmalıdır
Motorlu araçlar kendi kendilerine hareket etmez veya kontrolden çıkmazlar, kontrolü kaybeden sürücülerdir. Araç sadece sürücünün yaptığı hamlelere göre hareket eder. Araçların kendine öz dinamik yapıları ve sürüş karakterleri vardır. Sürülen aracın türünü, özelliklerini, güçlü ve zayıf yönlerini bilmek sürüş esnasında ciddi avantajlar sağlar. Örneğin arazi araçları (SUV) bozuk ve engebeli yollarda cesur kullanıma uygunken, cabriolet araçlar buna uygun değildirler.
(Ayrıca Bakınız: SUV Araç Nedir? [Özellikleri, Bakımı, Sürüş İpuçları…])
(Ayrıca Bakınız: Cabrio Araç Nedir? [Özellikleri, Bakımı, Sürüş İpuçları…])
4- Trafik Psikolojisine Hazır Olunmalıdır
Trafik kazaları insan hayatını tehdit eden en büyük faktörlerden olup trafik kazalarının %95 nedeni sürücü bilgi ve beceri eksikliğidir. Öyle ki; doğru bilgi, tehlikeleri tanımak ve aracı daha iyi kullanmayı öğrenerek beceriyi sağduyu ve saygı ile uygulamak trafikteki “tek” yaşam şansıdır. Ayrıca motorlu araçlarda en önemli faktör sürücü olup, otomobil kullanırken yapılan iş o an için hayatın en önemli işidir. Çünkü yapılan yanlış malla ve hatta canla ödenebilmektedir. Trafikte her an her şeyin olabilmesi mümkün olduğu için bu psikolojiye hazır olmak ama aynı zamanda öz güvenli olmak gerekir. Bu sebeple yapılabilecek bazı ön hazırlıklar şunlardır:
• Dinlenme: Yola çıkmadan iyice dinlenilmeli ve günde 8 saatten fazla araç kullanılmamalıdır.
• Dikkat ve Konsantrasyon: Kafein vb. uyarıcılar tüketmek, en geç 4 saatte bir mola vermek ve dikkat dağıtıcılardan (uyku, alkol, ilaç, telefon, radyo, teyp vb.) uzak durmak gerekmektedir.
• Teknik: Gece yerine gündüz yolculuk etmek, olası molaları önceden planlamak vb. akıllıcadır.
• Tedbir: İstatistiklere göre pek çok sürücünün başarısız olduğunu bilerek herkes körmüş gibi davranmak ve kişiyi koltuğa değil hayata bağlayan emniyet kemerlerini takmak gerekmektedir.
5- Araç Tekniğine Uygun Sürülmelidir
(Ayrıca Bakınız: İleri Seviye Performans Sürüş Teknikleri)
.#. Sürüş Pozisyonu: Sürücü ve direksiyon arasındaki mesafenin 25 cm’den fazla olması bir otomobili başarıyla kontrol etmenin ve güvenle kullanmanın anahtarıdır. Virajlarda dengeyi kaybetmemek adına ise sırt hep koltuğa yapışık olmalı; direksiyonun dik ve rahat bir şekilde kumanda edilebileceği şekilde oturulmalıdır. Direksiyon saat 9-15 pozisyonunda dıştan içe doğru tutulmalı ve baş parmak direksiyon simidinin üstünde olmalıdır. Direksiyon çevrilirken kollar dizlere değmemesi ve pedallara basılırken dizler kırık konumda olması gerekmektedir.
.#. Hızlanma ve Frenleme: Nazikçe hızlanılmalı ve vites geçişleri ideal devirlerde yapılmalıdır. Hız arzulara değil yolun şartlarına göre ayarlanmalı, mümkünse diğer araçlarla benzer hızlarla seyredilmeli, hız arttıkça daha uzağa bakılmalı, yüksek hızlarda ani manevralar yapılmamalıdır. Motor soğukken yüksek devirlere çıkılmamalı; yol yapımı, yaya trafiği ve tehlikeler halinde usul olunmalıdır. Fren mesafesini etkileyen hız, yolu eğimi, yolun yüzeyi ve lastiklerin durumu gibi faktörler dikkatlice hesaplanmalıdır (ki aracı tanımanın önemi burada ortaya çıkar). Çünkü ne gelişmiş frenler, ne de son model teknolojiler ileri görüşlü sürücülüğün yerini tutamaz.
.#. Takip ve Yönelme: Diğer araçlar ile arada her zaman 2sn. güvenli mesafe olmalı (örneğin 90km/s hız için 45m) ve güvenli mesafe korunmalı; sohbet, yemek ve telefon gibi tehlikeli davranışlardan uzak durulmalı; yola odaklanılmalı ve sadece yol ile ilgilenilmeli, trafikte her an tetikte olunmalı, düzenli olarak aynalar kontrol edilmeli, şerit değiştirme ve sollamalar planlı bir şekilde yapılmalı (1), hep sinyal kullanılmalı (2), sollama yapılacak araçla aradaki mesafe hızlanmaya uygun olmalı ve öndeki bir araç ani bir manevra yaparsa onun izinden gidilmelidir.
6- Ortam Koşullarına Dikkat Edilmelidir
6.1 – Virajlar
Viraj motorlu araçların dengesini bozan yol kesimlerinden en etkili olanıdır. Çünkü viraja girildiğinde dönülen yöndeki tekerleklerdeki ağırlık azalarak diğerlerine geçmekte, üzerinde yük azalan tekerleklerin yol ile teması azalarak kayma kolaylaşmaktadır. Bu sebepten ötürü:
✅ Viraj içinde gereğinden fazla gaza basılmamalı veya aniden fren yapılmamalıdır.
✅ Merkezkaç etkisiyle aracın devrilmemesi için viraja yaklaşırken hız düşürülmelidir.
✅ Virajda dengeli gaz mümkün olan en geniş açıyla dönülmeli ve çıkışta hızlanılmalıdır.
6.2 – Sisli Havalar
Siste daha iyi gören sürücü yoktur, daha çok risk alanlar vardır. Siste araba kullanırken altın kural; siste gitmemek, istenmeyen yere gitmekten çok daha sağlıklıdır. Aşırı yoğun siste en güvenli yöntem gitmemektir. Yolun en sağına geçip aracı durdurduktan sonra kısa farları, sis lambasını ve ikaz lambalarını yakıp sisin azalmasını beklemek önerilmektedir. Ayrıca sarı gözlükleri takmak, silecekleri sık sık çalıştırmak, gece kısa farkları yakmak, şayet araç sürülüyorsa da takip mesafesini uzatmak ve sollama tuzağına düşmemek gerekmektedir.
6.3 – Yağmurlu ve Islak Havalar
Kaygan zemine sahip yollarda, suda kızaklama gibi riskli durumlar yaşamamak için araç daha yavaş ve kontrollü kullanılmalıdır. Suda kızaklama; yolda aşırı miktarda biriken suyu lastiklerin yeterince hızlı şekilde tahliye edememesi sonucunda aracın direksiyon hakimiyetinin ve fren kabiliyetinin yitirilmesidir. Bunu yaşamamak için lastiklerin aşınma durumu ve hava basınçları kontrol edilmeli, ayrıca ıslak zeminde hız yapılmamalıdır. Aniden kızaklama etkisi yaşandığında ise; panik yapılmamalı, gaza basılmamalı ama gerekmedikçe fren yapılmamalı, dörtlüler yakılmalı ve lastikler yolla tekrar temas edene dek ani direksiyon hareketleri yapılmamalıdır.
6.4 – Karlı ve Buzlu Havalar
✅ Kış lastiği / zincir kullanımı ile lastiklerin şişirilmesi daha iyi yol tutuşu sağlar. Kış lastiği olsa bile güvenli duruş için hız düşürülüp, 3 kat fazla (6 sn.) fren ve takip mesafesi bırakılmalıdır.
✅ Gizli buzlanma riski olan yerlerde (yamaç içi, güneş görmeyen yerler, köprü, viyadük, yüksek kesimler, rüzgarlı yerler) direksiyon hafifçe çevrilip frene usulca basılmalıdır. Yoldaki ıslağın buz olduğu varsayılıp kuru yüzeyde frenlenmeli ve buğulanmaya dikkat edilmelidir.
6.5 – Sıcak Havalar ve Rüzgar
Sıcak havalarda araç kullanırken ani güneş parlamalarına dikkat edilmeli, motor soğutma suyu seviyesi ve hararet göstergesi sık sık kontrol edilmeli, uzun süreli aralıksız sert kullanımlardan kaçınılmalı, (ön cam parçalanabileceği için) klima sıcaklığı çok düşürülmemeli, sıcakta lastik havası indirilmemeli ve (güneşlik kullanımı, camların renklendirilmesi vb. ile) araç korunmalıdır. Rüzgarda ise pencereler kapatmalı, dikkatlice yolun ortasından gidilmeli ve hız azaltılıp ani frene hazır olunmalıdır. Ayrıca deneyimli sürücüler ağaçları ve otları izleyerek rüzgarı anlarlar.
7- Trafik Kurallarına Riayet Edilmelidir
Dünya genelinde ne yazık ki düzenli olarak pek çok trafik kazası meydana gelmektedir. Bu kazaların bir çoğu en temel trafik kurallarını ihlal etmek ve dikkatsizlik sebebiyle ortaya çıkmaktadır. Yol güvenliğini sağlamak için en basit trafik kuralına bile atlamadan, harfiyen uyulmalıdır. Bütün dünya genelinde en sık ihlal edilen trafik kuralları şu şekilde sıralanabilir:
• Emniyet kemeri takmamak, aşırı hız yapmak ve limitleri geçmek
• Alkollü olarak araç kullanmak, seyir esnasında telefonla konuşmak
• Yollarda ve yaya geçitlerinde geçit önceliği kurallarına uymamak
• Takip mesafesine uymamak, hatalı sollama uygulaması yapmak
• Kırmızı ışıkta geçmek, trafik işaretlerine ve levhalarına uymamak
• Sinyal vermeden dönmek ve sinyal vermeden şerit değiştirmek
• Virajlara olması gerekenden hızlı girmek ve dar açı ile dönmek
8- Trafik Adabına Uygun Davranılmalıdır
Trafik adabı, uyma zorunluluğu olmayan ama ceza korkusu olmadan nezaketen uyulması halinde trafiği düzene sokan kurallardır. Trafik adabı trafik kültürünün oluşması ile hayata geçirilebilecek kurallardır. Trafikte karşılaşılabilecek olumsuzluklar sadece kullanılan araçtan, hava ve yol koşullarından kaynaklı olmayabilir. Çünkü sürücülerin dikkatsizliği ve bilinçsizliği de sorunlara yol açabilmektedir. Bu tarz durumlarda çabuk gaza gelinmemeli, dışarıdan ve diğer sürücülerden gelecek tepkiler umursanmamalı, sabırlı, soğukkanlı ve sakin olunmalıdır.
Günlük yaşamda ve trafikte karşılaşılan trafik adabına uygun olmayan kareler şunlardır:
• İki hatta üç kişilik yere park yapmak, aynı anda birden fazla park yerini işgal etmek
• Başka araçların tekerlerini yakma pahasına yola yanan sigara izmaritini fırlatmak
• En sol şeritte düşük hızlarla seyretmek, en sağ şeritte yüksek hızlarla seyretmek
• Sinyal kullanmadan aracın direksiyonu ansızın başka bir aracın önüne kırmak
• Ve niceleri… (güvenli sürüş ve defansif sürüş için böyle davranılmamalıdır!)
9- Gerekirse Risk Yönetimi Yapılmalıdır
✅ Trafikte karşılaşılabilecek tüm tehlikelere karşı verilecek tepkiler konusunda hazırlıklı ve dikkatli olunmalıdır. Zira araç kullanırken her an her şey olabilir. Mesela yola her an bir canlı çıkabilir, yüklü araçlardan eşya veya malzeme düşebilir, rüzgar etkisi ile araca bir şey çarpabilir. Böyle bir durumda direksiyon aniden kırılmamalı, en az zararı verecek manevra yapılmalıdır. Yolda en büyük yardımcı aynalardır fakat yeni nesil sistemler de hayat kurtarabilir. (1) (2) (3) (4) Tehlike sebebiyle öndeki araç ani bir manevra yaptıysa onun izinden gidilmelidir.
✅ Aracı uzun süreli kullanmama halinde (özellikle soğuk havalarda) akü boşalacağı ve aracın sistemlerinde sorunlar ortaya çıkabileceği için araç düzenli olarak kısa süreli de olsa sürülmeli, en azından marşına basılmalıdır. Depodaki yakıt %25’in üstünde tutulmalıdır; zira deponun en dibinde kalan tortular ve parçacıklar motora zarar verebilir, hatta depodaki hava yoğunlaşarak yakıt kalitesini bozabilir. LPG’li araçlar soğukta zorlanırsa benzinle kullanılmalıdır. Ayrıca yüklemeler abartmadan ve kriterlere uyarak yapılmalı, ağır yüklemede yavaş gidilmelidir.
(Ayrıca Bakınız: Araç Yakıt Türleri ve Avantajları Nelerdir?)
✅ Patinaj; yolun kaygan ya da yumuşak olması nedeniyle, tekerlekler dönmeksizin kayması ya da tekerleklerin dönmesine karşın aracın ilerleyememesidir. Patinaj durumunda, özellikle viraj dönüşlerinde yaşanan patinajı ve kaymayı kontrol altına almak için frene ve gaza basmaktan kaçınılmalıdır. Savrulmayı önleyebilmek ve yol tutuşunu tekrar kazanmak için de araca zaman tanınmalı, frene köklemek yerine ayak gazdan çekilerek yavaşlanmalıdır. Ayrıca aracın farklı yönlere gitmemesi için yol tutuşu sağlanana dek direksiyon düz tutulması hayati önemdedir.
✅ Önden kayma (understeer) ve arkadan kayma (oversteer) severek izlenilen drift sporunun gerçekleştirilebilmesini sağlasa da trafikte beklenmedik bir anda gerçekleştiğinde korkutucu ve ölümcül olabilir. Çünkü önden kayma sonucu olarak direksiyon döndürülse bile araç viraj içine doğru dönmediği veya az döndüğü için araç düz gitme eğiliminde olur; arkadan kayma sonucu olarak aracın ön kısmı virajın içerisine doğru keskin bir şekilde yönlendiği için araç virajın içinde savrulma tehlikesi yaşar. Bu tarz durumlarda çok fazla hız yapılmadıysa, birkaç teknikle (‘kontra’, direksiyon kontrolü, ani hareketlerden kaçınma vb.) durum toparlanabilir.