Radyasyon Nedir? [Radyasyonun Zararları ve Korunma Yolları]
Radyasyon nedir, radyasyon çeşitleri nelerdir, radyasyonun zararları nelerdir ve radyasyondan korunma yolları nelerdir başta olmak üzere merak edilen soruların cevapları ve bilinmesi gereken çarpıcı gerçekler işte bu yazıda!
📌 Radyasyon Nedir: Parçacıklar ve elektromanyetik dalgalar aracılığıyla taşınan enerjidir. Parçacık radyasyonu ve dalga radyasyonu olmak üzere iki çeşittir. (1) Radyasyon sadece doğal radyoaktif maddelerce değil günümüz teknolojik cihazlarının pek çoğu tarafından yayıldığı için yaşamın ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir. Ancak radyasyonun canlı sağlığına çeşitli etkileri olmakla beraber bu etkiler genellikle anında değil zaman içerisinde ortaya çıkmaktadır. Ayrıca radyasyon doğal ve yapay olabilir; üstelik hem faydalı hem de zararlı emeller için kullanılabilir.
Radyasyon çeşitleri içerisinde en zararlısı parçacık yani iyonlaştırıcı radyasyondur. İyonlaştırıcı radyasyon çeşitlerinden alfa parçacıkları, beta parçacıklar, ve nötron parçacıklı radyasyon iken x-ışınları ve gama ışınları elektromanyetik radyasyonudur. Güneş ışınlarının yaydığı mor ötesi ışınlar ve uzaydan gelen kozmik ışınlar doğal radyasyon kaynağı iken; mikrodalgalar, radyo dalgaları, cep telefonları, vericiler, radarlar, trafolar ve gıdalar yapay radyasyon kaynaklarıdır. (1) (2) (3) Radyasyon kaynaklarını bilip onlardan korunmak sağlıklı yaşam için şarttır.
(Ayrıca Bakınız: Nasıl Sağlıklı Olunur? En İyi Sağlıklı Yaşam Önerileri Nelerdir?)
Radyasyonun Zararları ve Sağlığa Etkileri Nelerdir?
Radyasyon canlılara ve doğal çevreye ciddi zararlar verebilir hatta çevreyi ve ekolojik dengeyi bozabilir. Özellikle iyonlaştırıcı radyasyon hücrenin genetik materyali olan DNA’yı parçalayacak kadar enerji taşımakta ve hücreleri öldürebilmektedir. Bu durum ise dokuların zarar görmesine, dolayısıyla kansere ve hatta genetik değişiklikler sonucunda vücutta kalıcı değişikliklere yol açabilmektedir. Ayrıca hücre zarları ve mitokondriler hasar almakta, kronik hastalık ve yaşlılık riski artmaktadır. (1) Özellikle radyasyonlu bitkiler hastalanıp büyüyemezler. Örneğin Çernobil faciasından sonra radyasyonu emen pek çok bitki mutasyona uğramış veya ölmüştür. (2) (3)
(Ayrıca Bakınız: Kanser Nedir? [Belirtileri, Nedenleri, Türleri ve Tedavisi])
Baz istasyonlarından tutun yapılan nükleer silah denemelerine kadar çeşitli sebeplerle yayılan radyoaktif maddelerle yüklenen toz bulutları atmosfere yerleşerek radyoaktif yağışlara sebep olabilmekte, bu sayede de hem doğal çevrenin hem de sınırlı doğal kaynakların (özellikle su kaynaklarının) kirlenmesine sebep olmaktadır. Radyasyon birikiminde ilk 12 saat içerisinde bulantı, baş ağrısı, yorgunluk, zayıflık vb. belirtiler görülmektedir. Görme bozukluğu, katarakt, kızarıklıklar, ciltte yanma, AKUT radyasyon sendromu, bağışıklık sisteminde zayıflama, kısırlık, hormon bozuklukları ve gelişim bozuklukları radyasyonun uzun vadeli zararlarındandır. (1)
Teknolojinin (TV, telefon, saat, robot,…) akıl ve yetenek kazandığı bir süreçte insanoğlu tam tersine hafıza kaybına ve zeka geriliğine doğru hızla ilerlemektedir. Ayrıca radyasyonun çevreye zararları sınır tanımaksızın yayılmakta ve uzak bölgeleri etkilemektedir. Örneğin meşhur Çernobil kazası sadece Ukrayna’yı değil bütün Karadeniz bölgesini etkilemiştir. Ayrıca radyasyon canlıların vücudundaki ve hatta dünyadaki (tıpkı bir mikrodalga fırın misali) suyu kurutmakta ve küresel çaplı bir ısınmaya yol açmaktadır. Bu konuda şu kanıt bile yeterlidir:
Rakamlar ülkelere ve teknolojilere göre farklılık gösterebilmekle beraber 3G ile saniyede 28 milyon frekans, 4G ile saniyede 100 milyon frekans ve 5G ile saniyede 1 milyar frekans salınımı yapılır. Ayrıca canlıların vücutlarına çeşitli yollarla giren iletken nano metaller ile grafen gibi süper iletkenler canlıları bu frekansların çekim merkezi haline getirmektedir. Peki canlıların doğal biyolojileri bunu kaldırabilir mi? İşte bu tarz sebeplerle radyasyona uzun süreli maruz kalınması ölüme giden sonuçlara (örneğin toplu kuş ölümlerine) sebep olabilmektedir. (1)
Araştırmalara göre radyasyon maruziyeti uykuda olan bazı mikroorganizmaları aktive etmekte (1), mikroorganizmaların hem antibiyotik direncini (2), hem de büyüme hızını artırmaktadır. (3) Ayrıca günümüzde uydulardan bile oldukça kuvvetli radyasyon yayıldığı unutulmamalıdır. Örneğin baz istasyonu olmayan küçük kasabalarda bile internet, arama özelliği vb. çalışırken; yerleşim yeri olmayan yerlerde hep çalışmaz çünkü yayın uydulardan da yapılabilir. Günlük hayatta doğal radyasyona maruz kalmayı önlemek neredeyse imkansız olsa da iyi haber şudur ki radyasyondan korunmak ve canlılar üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak mümkündür.
Radyasyondan Korunma Yolları Nelerdir?
✅ Radyasyondan korunmak adına yapılması gereken ilk şey vücudun radyasyon alımının azaltılmasıdır. Bunun en temel yöntemleri ise (eğer varsa) açık yaraları kapatmak, radyoaktif kirlilik yaratan maddeleri temizlemek, (özellikle topraktan gelen Radon’dan korunmak için [1]) bulunulan kapalı ortamları düzenli olarak havalandırmak, radyasyon kaynaklarının bulunduğu ortamlarda geçirilen zamanı azaltmak (x kat etkilidir), radyasyon kaynakları ile olan mesafeyi arttırmak (x2 kat etkilidir) ve radyasyonun şiddetini azaltmayı amaçlayan zırhlama tekniğidir.
✅ Kullanılmayan elektrikli aletleri kapalı tutmak veya fişten çıkarmak, düşük radyasyonlu cihazlar kullanmak (örneğin LCD ekran kullanmak; halojen, floresan lamba kullanmamak), ekran filtresi kullanmak, cep telefonlarını vb. sadece ihtiyaç amaçlı kullanmak, x-ray’lerden kaçınmak, fotokopi makinelerinden en az 50 cm uzakta durmak, SAR değeri 1 W/kg ve daha az olan cep telefonlarını tercih etmek, cep telefonları kullanırken kulaklık takmak ve telefon kullanımını azaltmak (DSÖ’ye göre günde 16 yaş altındaki bireyler için telefon kullanımı 10 dakikayı geçmemelidir) radyasyondan korunmak için uzmanların temel önerileri arasındadır.
✅ Yatak odasında teknolojik alet bulundurmamak veya bu cihazları kapalı konumda tutmak, elektrikle çalışan radyolu çalar saatleri uzakta tutmak (veya pilli modelleri tercih etmek), saç kurutma makinesini kısa aralıklarla kullanmak, tıraş makinesini ve bilgisayarı mümkünse şarjlı kullanmak, TV’den en az 2 m uzakta durmak, elektrikli battaniyeyi yatmadan kapatmak, yatak odasında başucundaki duvarla komşunun elektronik aletinin bitişik durmamasını sağlamak gibi uygulamalar epifiz bezinin melatonin salgısı yapması ve biyolojik saat sağlığı için önemlidir.
(Ayrıca Bakınız: Biyolojik Saat Nedir? Ne İşe Yarar? Nasıl Sağlıklı Olur?)
✅ Elektromanyetik dalgaların hedeflerine ulaşmasını engelleyen en önemli unsur dielektrik özelliklere sahip olan ve yüksek miktarda su içeren yeşil ağaçlardır. Eğer elektromanyetik dalgaların her yere homojen olarak dağılması isteniliyorsa alan dahilinde bu tip bitki örtüsü olmamalıdır. Dolayısıyla ormanlara yapılan sabotajlar ve saldırılar engellenmeli, aslında milli servet olan ormanlara sahip çıkılmalı ve sayıları ‘tekniğine uyularak’ arttırılmalıdır. Hatta ev ve iş yeri gibi kritik yerler radyasyona iyi gelen bitkilerle (kaktüs vb.) donatılmalıdır. (1)
✅ Zırhlama tekniği özellikle ciddi tehditlerde “kapalı alanlarda” radyasyondan korunmak için etkili bir yöntemdir. Çünkü kişiyle radyasyon kaynağı arasına uygun kalkanı yerleştirmek, alınan dozu büyük ölçüde azaltacak veya ortadan kaldıracaktır. Alfa kaynağını zırhlamada bir kağıt parçası yeterli olurken, beta kaynakları için alüminyum, gama ve x-ışınları için kurşun tabaka ve nötronlar için beton kullanılır. Örneğin diş hekimlerinin dişlerinin röntgenini çeken hastaların üzerine kurşun bir örtü koymasının önemli nedenlerinden birisi de radyasyondan korunmaktır.
✅ Canlılar 21. yy. modern yaşam koşullarında düzenli olarak radyasyona maruz kaldıkları için radyasyondan korunmaya çalışmak tek başına yeterli olmamaktadır. Bu sebeple vücutta biriken radyasyonun bir uzman kontrolünde düzenli olarak atılması mantıklı olabilir. Vücutta biriken radyasyonu atmak için düzenli olarak topraklama yapmak, radyasyonu vücuttan atan besinler tüketmek (sülfür içerikli sebzeler vb.), radyasyona iyi gelen şeyler kullanmak (bitkiler, kaya tuzu, taşlar, orgonit, zeolit, bentonit kili, polifenol vb.) ve vücudun detoks mekanizmasını (su tüketimi, terleme vb. yöntemlerle) desteklemek gibi detoks yöntemleri bulunmaktadır.
(Ayrıca Bakınız: Radyasyon Nasıl Atılır? [Radyasyon Detoksu])
✅ Araştırmalara göre 60 GHz oksijen emilimini etkiler, yani nefes alırken yeterince oksijen alınamaz ve bu da hipoksi ve kanser gibi ciddi sağlık problemlerine yol açar. Benzer bir şekilde 6 GHz ve sonrasındaki pek çok dalga da iyot emilimini etkiler. İyodun bir özelliği de oksijen tutulumu olduğu için iyot eksikliği de benzer bir soruna yol açar. İşte bu sebeple vücudun iyot ihtiyacı karşılanmalıdır ve bunun en güzel yolu da (mümkünse katkısız) iyotlu tuz tüketimidir.
(Ayrıca Bakınız: Kaya Tuzu Nedir? Kaya Tuzunun Faydaları Nelerdir?)
✅ Bazı besinlerin radyasyon maruziyeti ile oluşan serbest radikallerin temizlemesinde ve normal dokuların korunmasında önemli antikanserojen etkileri bulunmaktadır. Antioksidan deposu olan besinler vücutta hasara yol açan serbest radikalleri vücuttan uzaklaştırmakta ve bu sayede radyasyonun sebep olduğu hücre hasarını önlemeye yardımcı olmaktadır. (1) (2) Bu sebeple düzenli olarak yeşil çay, sarımsak, portakal, mandalina, limon, zencefil, sarımsak ve elma tüketimi radyasyonun olumsuz etkilerinden korunmak açısından isabetli olacaktır.
(Ayrıca Bakınız: Sağlıklı Beslenme Önerileri ve Sağlıklı Beslenmenin Önemi)
✅ Nükleer santral kazası ve terör saldırısı gibi acil durumlarda evcil hayvanları ve önemli eşyaları alarak en yakın güvenli sığınağa gitmek, varsa pencereleri vb. kapatmak, mümkünse duş almak veya vücudun açıkta kalan kısımlarını nemli bir bezle silmek, sadece şişelenmiş su ve kapalı kaplardan yemek tüketmek, en güncel ve en doğru bilgileri takip etmek ve yetkililerin açıklamalarını takip etmek gerekir. Ayrıca şartlara göre ek tedbirler alınması da gerekebilir. Örneğin özellikle iyonize edici radyasyondan korunmak için hazmat kıyafeti giyilmektedir. (1)
(Ayrıca Bakınız: Tıbbi Sorumluluk Feragatnamesi)